Latest News
Everything thats going on at Enfold is collected here
Hey there! We are Enfold and we make really beautiful and amazing stuff.
This can be used to describe what you do, how you do it, & who you do it for.
Birgün Gazetesi- Özel eğitim sınıfına kilit vuruyorlar
Haberler, RöportajlarEreğli İhsan Yılmaz İlkokulu’nda özel eğitim sınıfı kapatıldı. Gerekçe okulun tam eğitime geçecek olması. Özel gereksinimli oğlu başka bir okula gitmek zorunda kalan anne tepkili: Alışamıyor, yer değiştirmek yanlış.
Okullarda engelli ve özel çocuklara yönelik açılan özel eğitim sınıflarına gereken önem gösterilmezken açılmış olanlar da kapatılıyor. Son örnek Zonguldak’ın Ereğli ilçesinden. Eğitim-öğretim döneminin açılmasına az bir süre kala Ereğli İhsan Yılmaz İlkokulu’nda dört “özel” gereksinimli öğrencilerin gittiği sınıfa kilit vuruldu. Gerekçe olarak okulun tam zamanlı eğitime geçmesi ve sınıf ihtiyacının olması gösterildi.
Oğlunun gittiği sınıfın kapatılmasına tepki gösteren Dilek Gedik, özel eğitim sınıfında 3 arkadaşıyla birlikte öğrenim gören oğlu Ö.G.’nin bu sene 4’üncü sınıfa geçeceğini ancak okulun kapatılmasıyla okul değiştirdiğini söyledi.
İLK ‘ÖZELLER’ FEDA EDİLİYOR
Her türlü sıkıntıda ilk olarak “özel” çocukların feda edildiğini belirten Gedik, “Kaynaştırma bütünleştirme konusunda çok ilerleme kaydettik. Oğlum 3 yıldır bu sınıftaydı ve alışmıştı. Şimdi okulumuz değişti ancak bu tür durumlarda mekân ihtiyacı veya başka bir fiziksel durum söz konusu olduğunda ilk feda edilen kesim özel çocuklar oluyor’’ ifadelerini kullandı.
Özel eğitime muhtaç çocukların yeni ortamlara ve durumlara kolay kolay alışamadıklarına dikkat çeken anne Gedik, sınıfın kapatılmasının üç yıllık emeklerini yok edebileceğini belirtti.
Gerekli özenin gösterilmediğini ve bu öğrencilerin okullarda istenmediğini dile getiren Gedik, “Genel zihniyet bu çocukları eğitimde bir kambur olarak görüyor. Ve genellikle il-ilçe millî eğitim müdürlükleri veya okul müdürleri okullarında bu tür çocukların olmasını istemiyorlar. Maalesef çok üzücü ama birçok yerde durum böyle’’ dedi.
EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI
Türkiye Otizm Meclisi Yürütme Kurulu’ndan Serap Dikmen Ahmetoğlu da yaşanılan durumun eğitimde eşitlik ilkesine aykırı olduğunu belirtti. Ahmetoğlu, “Otizmli çocukların eğitim hakkı diğer çocuklar gibi sağlanmak durumunda. Kendi çevrelerinde kontenjan doluluğu ya da farklı nedenlerle başka bir yere taşımalı eğitimle otizmli çocukların eğitimini sağlamak, eğitimde eşitlik ilkesine aykırı’’ dedi.
Kendisi de özel gereksinimli bir genç annesi olan Özel Çocuklar Eğitim ve Dayanışma Derneği (ÖÇED) Başkanı Parin Yakupyan da yaşananların kabul edilemez olduğunu kaydetti. Yakupyan, “Okullar farklı gelişen çocuklara hazır değil. Aslında biz isteriz ki bu çocuklarımız mümkün olduğunca az kısıtlandırılmış ortamda kaynaştırma veya bütünleştirme eğitiminde öğrenim görebilsinler. Çünkü en doğru olan öğretim akranlarından taklit yoluyla öğrenecekleri öğretimdir. Hiçbir özel gereksinimli çocuk toplum dışına itilerek ve izole edilerek kazanılamaz’’ ifadelerini kullandı.
Kaynak:
https://www.birgun.net/haber/ozel-egitim-sinifina-kilit-vuruyorlar-555443
Aydınlık Gazetesi / THY ve Aileler Arasında Yaşananlar
HaberlerÖzel Çocuklar Eğitim ve Dayanışma Derneği (ÖÇED) Başkanı Parin Yakupyan:
THY’nin Uçabilir Raporu İstemesi Bize Otizmlilerin Damgalandığını Hissettirdi
Otizmli bir çocuğun ailesi olmak ne kadar zor? Bunu ancak yaşayan bilir. Ben, 24 yaşında otizmli bir gencin annesi olarak, bu zorlukları ilk elden deneyimledim. Oğlumun çocukluğunda otizm hakkında pek az şey biliniyordu. O günlerde bu bilgisizlik bizleri üzüyor olsa da, şimdi geri dönüp baktığımda, o zamanlarda yaşamında daha kolay olduğunu fark ediyorum. Bugün, neredeyse herkes otizm hakkında bir fikre sahip; ancak bu fikirler genellikle yanlış bilgiler ve önyargılarla dolu.
Evlerimizde yaşadığımız zorluklar bir yana, asıl mücadelemiz dış dünyaya adım attığımız anda başlıyor. Son dönemde, Türk Hava Yolları’nın (THY) otizmli bireylerin uçuşa kabulü için doktor raporu talep ettiğine dair bir haber gündeme geldi. Bu olay, otizme yönelik önyargıların sadece bireylerde değil, kurumlarda da ne kadar yaygın olduğunu gözler önüne serdi.
Ben bu olayı ilk haber aldığımda bunun asılsız olduğunu düşündüm ve böyle bir uygulamanın olabileceğine inanmak istemedim. Ancak, benimle iletişime geçen aileler, kendilerinden uçuş öncesi doktor raporu istendiğini belirtince, gerçekle yüzleşmek zorunda kaldım. THY’nin web sitesindeki çizelgeyi incelediğimde de rapor istendiğini açıkça gördüm.
Uygulamadan Etkilenen Aileler Var
Haziran ayında başlayan bu uygulamadan etkilenen ailelerle temas kurdum. Kimisi uçağa binmeden önce THY’nin doktor tarafından verilmiş uçabilir raporu talep ettiğini, kimisi de değerlendirme için çocuklarının havaalanındaki doktorun kontrolünden geçtiklerini, doktora ücret ödediklerini ve değerlendirme sonrası uçağa binebildiklerini anlattı.
Bir Kez Daha Çocuklarımızın Ayrıştırıldığını ve Damgalandığını Hissettik
Çocuğunuzun uçağa binebileceğini bir doktor raporu ile ispatlamak zorunda bırakılmak gerçekten çok üzücü. Bir anne olarak, çocuğumun uçuş güvenliğini tehdit eden biri olarak görüldüğünü ve bir kez daha damgalandığını hissettim. İnanın çocuğunuza bu gözle bakıldığını düşünmek, en hafif tabirle, yürek burkucu.
Hepimiz bir uçuş sırasında çeşitli riskler taşıyor olabiliriz. Arkamızdaki yolcu panik atak geçirebilir ya da ciddi bir sağlık sorunu yaşayabilir. Çocuklar veya bebekler bazen ağlama krizine girerler. Bunların “normal” dediğimiz insanların da başına geldiğini çok kez görmüyor muyuz? Otizmli ya da tipik gelişen herkesin uçuş sırasında problem davranış gösterme riski bulunuyor. Burada rahatsız edici olan, öngörülemeyen riskler her yolcu için geçerli iken, sadece otizmli bireylerden doktor raporu istenmesidir. Bu durum bize otizmlilerin damgalandığını, öfkeli ve saldırgan olarak kodlandığını hissettiriyor.
Uğradığımız İlk Ayrımcılık Değil
Otizmli aileler olarak, günlük yaşamın içinde aklınıza gelmeyecek kadar farklı yer ve şekillerde ayrımcılığa maruz kalıyoruz. Sırf bu nedenle birçok aile, çocuklarının otizmli olduğunu saklamaya çalışıyor ve tanı almaktan kaçınıyor. Burada THY’nin istediği “uçabilir raporu” doğrudan engelli raporu olmasa da, bu konudaki kaygıları artırıyor. Bu olaydan sonra “İyi ki çocuğumun otizmli olduğuna dair bir raporumuz yok” diyen bir anne ile konuştum. Bire bir bu sözler ile ifade etmeseler de, benzer düşünceleri paylaşan pek çok ebeveyn olduğunu da biliyorum.
Amacımız İptal Kültürü Değil, Çözüme Ulaşmak
THY’nin otizmli bireylerden doktor raporu istemesi, biz otizmli hak savunucuları için önemli bir gündem maddesi haline geldi. Otizm Konfederasyonu üyeleri olarak, bu duruma tepki gösterdik ve bir sosyal medya hareketi başlattık. Ancak burada amacımız, bir kurumun itibarını zedelemek ya da onu hedef almak değil; tam tersine, yapıcı bir çözüm üretmekti.
Kişisel olarak bu kararın neden alındığını tam olarak bilemesem de, otizmli bireylerin sergileyebileceği bazı problem davranışlarla baş edilememesi ihtimalini göz önünde bulunduruyorum. İşte bu nedenle, sivil toplum kuruluşları olarak yalnızca THY’ye değil, benzer sorunlar yaşayan tüm kurum ve kuruluşlara eğitim vermeye hazır olduğumuzu da belirtmek, çözüm üretemedikleri noktada doktor raporu gibi durumu garantiye alır gözüken ama uçağa binecek otizmli bireylerin davranışları konusunda hiçbir faydası olmayan, sadece hayatımızı zorlaştıran ve bizi maddi manevi yoran kararlar yerine yapıcı bir diyalog ortamında çözümü birlikte üretilebileceğimizi hatırlatmak istiyorum. Bizler, diğer yolcuların da güvenli ve huzurlu bir uçuş deneyimi yaşamalarını önemsiyoruz ve eğer sorunlar varsa, bunları birlikte çözebileceğimize inanıyoruz.
THY Kararı Yeniden Değerlendiriyor
Bu süreçte olumlu bir gelişme olarak, THY’nin rapor isteme kararını yeniden değerlendirdiğini öğrendik. Otizm Konfederasyonu ile iletişime geçen Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat, uygulamaya gelen itirazların dikkate alındığını ve değerlendirildiğini belirtti. Bu, doğru yönde atılmış önemli bir adım. Dileğimiz o ki, en kısa sürede bu yanlıştan dönülsün. Ancak aynı toplumun parçası olduğumuzu unutmadan ve sorunlarımızı birlikte çözerek, daha kapsayıcı bir dünya inşa edebiliriz.
Yazının tamamını Aydınlık Gazetesi Yazarı Uğur Becerikli’nin haberinden okuyabilirsiniz.
https://www.aydinlik.com.tr/koseyazisi/thy-ve-aileler-arasinda-yasananlar-485251
TÜRK HAVAYOLLARI’NDAN “AYRIMCI OTİZM” KARARI
HaberlerKaynak: birtv
Aileler ve Dernekler THY’nin Rapor Kararına Karşı
HaberlerTHY Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat, konuyla ilgili olarak Otizm Konfederasyonu’na bir e-posta gönderdiğini ve yapılan itirazların değerlendirildiğini belirtti. Bolat, uluslararası kurallar çerçevesinde hareket ederek daha geniş bir çözüm alanı oluşturma konusunu da değerlendirdiklerini ifade etti.
Aileler ve dernekler, otizmin bir hastalık olmadığını, nöro-gelişimsel bir farklılık olduğunu vurgulayarak THY’ye karşı tepkilerini dile getirdi. Özel Çocuklar Eğitim ve Dayanışma Derneği Başkanı Parin Yakupyan, “Biz sizden uçabilir raporu istiyor muyuz?” diyerek şirketin uygulamasına karşı çıktı.
Haber: https://www.airlinehaber.com/aileler-ve-dernekler-thynin-rapor-kararina-karsi/
THY “Uçuşa Uygundur” Raporu Zorunluluğundan Vazgeçiyor
HaberlerDİLEK GEDİK
Kısa Dalga – Türk Hava Yolları’nın uçuş öncesinde başlattığı yeni uygulama ile otizm tanısı olan çocuklardan ‘uçuşa uygundur’ raporu zorunluluğu getirdiği ortaya çıkmıştı.
Otizmli çocukların aileleri ile bu konuda faaliyet gösteren dernek ve konfederasyonlar karara, hem sosyal medya üzerinden hem de THY’ye yapılan başvurularla yoğun tepki göstermişti. Yapılan eleştirilerde bu kararın “ayrımcılık” olduğu belirtilmiş ve rapor sürecine ilişkin soru işaretlerinin açıklanmaması eleştiri konusu olmuştu.
THY’den e-posta
Otizm Konfederasyonu, tartışmalı uygulama ile ilgili THY Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat’tan kendilerine bir e-posta ulaştığını ve genel mailde “raporla ilgili gelen itirazların değerlendirildiğinin” bildirildiğini duyurdu. Konfederasyon, THY Başkanı’nın kendilerine verdiği yanıtta “uluslararası kurallar çerçevesinde kalarak daha geniş bir alanda çalışabilme konusunu değerlendirdiklerini” ifade ettiğini açıkladı.
“Biz sizden uçabilir raporu istiyor muyuz?“
Aileler, THY’nin kararına otizmin bir hastalık değil nöro-gelişimsel bir farklılık olduğunu belirterek itiraz etmişler, hatta Özel Çocuklar Eğitim ve Dayanışma Derneği Başkanı Parin Yakupyan, Türk Hava Yollarına, “Biz sizden uçabilir raporu istiyor muyuz?” diyerek tepki göstermişti. (Haber Merkezi)
https://kisadalga.net/haber/gundem/thyden-geri-adim-otizmliler-icin-rapor-konusunu-yeniden-degerlendiriyoruz-107057
Luys Media’da ARAVOD LUSO Programına Konuk Olduk
Haberler, VideolarJanet Şirinoğlu’nun hazırlayıp sunduğu Aravod Luso’nun konuğu ÖÇED Başkanı Parin Yakupyan oldu. Parin Yakupyan otizmde dair anne ve STK temsilcisi olarak deneyimlerini aktardı.